“Barbie” ve “Oppenheimer” filmleri, 21-23 Temmuz hafta sonunda toplam 757 bin 288 seyirciyi sinema salonlarına çekmeyi başardı. Bu, 2023’ün en yüksek seyircili hafta sonu olduğu gibi, yaz aylarının hafta sonu rekorunu da kırdı. “Oppenheimer”, 360 bin 41 seyirciyle “Barbie”nin hemen arkasında yer aldı. Christopher Nolan imzalı “Oppenheimer”, yönetmenin en yüksek açılışa sahip filmi oldu.
Greta Gerwig’in yönettiği “Barbie”, 397 bin 247 seyirciyle açılışını gişenin ilk sırasında gerçekleştirdi. Bu, 2023’ün en iyi üçüncü açılışı ve yabancı filmler arasında tüm zamanların en iyi 18. açılışı oldu. “Barbie”, devam filmi, süper kahraman filmi ve yeniden çevrim olmayan filmler arasında ise tüm zamanların en iyi açılış yapan filmi oldu.
Bu hafta sonunda “Barbie” ve “Oppenheimer”ın domine ettiği bir hafta sonu yaşandı. Geçen haftanın gişe lideri olan “Mission Impossible – Ölümcül Hesaplaşma Birinci Bölüm” ise üçüncü sıraya geriledi. “Kaptan Pengu ve Arkadaşları 3: Buz Mandası Efsanesi” dördüncü sıraya yerleşirken, “Elemental: Doğanın Güçleri” beşinci sırada yer aldı.
“Barbie”, büyük bir ilgiyle beklenen bir film olduğu için gişede liderlik yapması şaşırtıcı değil. Film, izleyicileri büyüleyici bir dünyaya götürüyor ve eğlenceli bir hikaye sunuyor. Oyunculuk ve karakterler oldukça başarılı. Yönetmen Greta Gerwig, filmi görsel olarak da etkileyici bir şekilde yönetmiş.
“Oppenheimer” ise Christopher Nolan imzası taşıyor. Nolan’ın diğer filmlerine benzer şekilde, “Oppenheimer” da karmaşık bir hikaye anlatıyor ve izleyicileri düşünmeye teşvik ediyor. Oyunculuk ve karakterler beklendiği gibi mükemmel. Yönetmenin bu filmdeki yönetmenlik becerisi, onun neden bu kadar popüler bir yönetmen olduğunu bir kez daha gösteriyor.
Filmlerin müzikleri, sinematografisi ve prodüksiyon tasarımları da övgüye değer. Bu unsurlar, filmlerin atmosferini ve duygusal etkisini artırıyor. Özellikle “Oppenheimer”, sıradışı görsel efektlerle dolu bir film olduğu için bu konuda takdiri hak ediyor.
Filmlerin kurgusu ve tempo açısından da başarılı olduğunu söyleyebilirim. İzleyiciyi sıkmadan akıcı bir şekilde ilerliyorlar. Dialoglar ise ilgi çekici ve etkileyici.
“Barbie” ve “Oppenheimer” filmleri, izleyici olarak beni gerçekten etkiledi. Her ikisi de farklı duygusal tepkiler yarattı ve sürükleyici bir deneyim sunmaktan öteye geçti. Bu filmleri izlemek, sinemada olmanın keyfini ve büyüsünü yeniden hatırlattı.
Ancak, eleştirel bir not olarak, bazı izleyiciler için bu filmlerin karmaşık olduğunu ve daha basit ve eğlenceli hikayeler aradıklarını söyleyebilirim. Ayrıca, bazı sahnelerin uzun olduğunu ve hikayenin akışını yavaşlattığını düşünenler de olabilir.
Sonuç olarak, “Barbie” ve “Oppenheimer” filmleri, büyük bir başarı elde etti ve izleyicileri sinema salonlarına çekmeyi başardı. Her ikisi de izleyicileri etkileyen güçlü hikayeler ve mükemmel performanslar sunuyor. Bu filmler, sinemaseverlerin ilgisini çekecek ve onları duygusal olarak etkileyecek.