Christopher Nolan’ın yeni filmi Oppenheimer, tarihi bir destanın anlatıldığı bir film. İkinci Dünya Savaşı sırasında ilk atom bombasının yaratılışını anlatan film, Amerikalı teorik fizikçi J. Robert Oppenheimer’ın hayatı ve kariyerine odaklanıyor. Nolan’ın önceki filmleriyle karşılaştırıldığında, Oppenheimer oldukça farklı görünüyor. Hem gerçek bir insanın hayatını ele alması hem de R derecelendirmesi almasıyla, Nolan bu kez aksiyon ve bilim kurgu unsurlarından uzak duruyor.
Oppenheimer, karakterlerin sevgisi ve ilişkilerin sevgisiyle dolu güçlü bir film. Nolan, karakterin derinliklerine inerek insanlık tarihindeki en tehlikeli varlığı yaratan adamı derinlemesine inceliyor. Film, insanlığın yok oluşuna ilişkin fikirleri düşünceli ve ciddi bir şekilde kullanıyor. Bu benzersiz yaklaşım, genel izleyiciler için olduğu kadar tarihçi ve Oppenheimer biyografisinin yazarı Kai Bird için de etkili.
Film, sıradan bir Hollywood yapımı değil. Oppenheimer, çok fazla aksiyon ya da bilim kurgu unsurlarına sahip değil. Ancak Oppenheimer’ın insanlık tarihindeki yeri ve yarattığı korku, seyircilerin filmden harap bir şekilde ayrılmasına neden oluyor. Oppenheimer, karakterlerin sevgisi ve insanlık tarihinin en karanlık anları arasındaki dengeyi başarıyla yakalıyor.
Sonuç olarak, Oppenheimer, Christopher Nolan’ın önceki filmlerinden oldukça farklı bir film. Film, gerçek bir insanın hayatını anlatması ve aksiyon/bilim kurgu unsurlarından uzak durmasıyla öne çıkıyor. Oppenheimer, karakterlerin sevgisi ve insanlık tarihinin en karanlık anları arasındaki dengeyi başarıyla yakalıyor. Film, seyircilerin harap bir şekilde ayrılmasına neden olacak kadar etkileyici. Oppenheimer, tarihi filmleri seven herkesin izlemesi gereken bir film.