Bu film listesi, geçmişte, günümüzde ve gelecekte kadın olmanın ne anlama geldiğini harika bir dille anlatıyor. Bu filmler, kadınların fiziksel bir acı ile doğduklarını ve bu acıyı hayatları boyunca vücutlarında taşıdıklarını anlatıyor. Kadınlığın evrensel gerçeği olarak kabul edilen bu acı, pek çok inanılmaz filmde resmedilmeye çalışıldı. Bazıları bu konuda mükemmel bir iş çıkardı, bazıları ise hayal kırıklığı yarattı.
“Frances Ha” (2012), Greta Gerwig’in yazıp başrolünde oynadığı siyah-beyaz bir dramdır. New Yorklu genç bir kadının hayallerini takip ederken kendini keşfetme yolculuğunu anlatır. Gerwig’in cana yakın karakteri, hayata uyum sağlamak için mücadele ederken izleyicileri de peşine takar. Bu gerçekçi film, tüm kadınların nereye ait olduklarını anlamaya çalıştığı bir hikaye ve izleyicilerin gönlünde ayrı bir yer edinir.
“20th Century Women” (2016), 1979 Güney Kaliforniya’sında genç bir çocuğun hikayesini anlatırken, etrafını saran kadınları merkezine alır. 55 yaşındaki uzun süredir bekar bir kadın olan Dorothea Fields, oğlunu tek başına büyütmek için diğer kadınların yardımını alır. Bu film, kadınların güçlendirilmesi, dayatılan cinsiyet rollerine meydan okunması ve kişisel gelişim gibi temaları işler.
“Girlhood” (2014), kadınların bağımsızlığını vurgulayan ve kendini tamamlanmış hissetmek için bir erkeğe ihtiyaç duyulmadığını anlatan bir filmidir. Film, aile ortamı tarafından kısıtlandığını hisseden genç bir kızın hikayesini anlatır. Céline Sciamma’nın yönettiği bu film, kendini sevme, kadınları güçlendirme ve kadın arkadaşlıklarına dikkat çeker.
“Mustang” (2015), beş kız kardeşin özgürlükleri için verdikleri mücadeleye odaklanır. Beş kardeş, oynadıkları bir oyunun beklenmedik bir skandala dönüşmesi sonucu adeta ev hapsine mahkum olurlar. Ancak beş kardeş, üzerlerindeki baskıları yenip özgürlüklerine kavuşmak için yeni yollar arar.
“Barbie” (2023), listenin en yeni filmidir. Barbie, eleştirmenlerin ve izleyicilerin beğenisini kazanarak bir yaz hitine dönüşmeyi başarmıştır. Feminist anlatımı ve kışkırtıcı konularıyla dikkat çeken bu film, kadın olmanın nasıl bir his olduğunu vurgular.
“Cléo From 5 to 7” (1962), Paris sokaklarında dolaşırken kanser olabileceğinden endişelenen bir şarkıcının hikayesini anlatır. Film, 90 dakikalık gerçek zamanlı bir süreçte kendi algısını değiştiren bir kadını tasvir eder. Kadınlık, güzellik, varoluşçuluk ve çaresizlik gibi temaları işleyen bu film, Agnès Varda’nın ustaca yönettiği bir başyapıttır.
“Little Women” (2019), Greta Gerwig’in yönettiği bir film olup, Louisa M. Alcott’un sevilen hikayesinin bir uyarlamasıdır. Dört ayrılmaz kız kardeşin hayallerini ve hırslarını güzel bir şekilde tasvir eder. Kadınlara, kişisel gelişime, aile olmaya ve toplumsal cinsiyet rollerine meydan okuyan bu film, sıcak bir kucaklama gibidir.
“Women on the Verge of a Nervous Breakdown” (1988), partnerinin onu terk etmesinin sebebini öğrenmek için yola çıkan bir televizyon oyuncusunun hikayesini anlatır. Pedro Almodóvar’ın başarılı bir İspanyol draması olan bu film, birbirine bağlı hayatların iç içe geçtiği tuhaf karakterleriyle dikkat çeker.
“The Worst Person in the World” (2021), Joachim Trier tarafından yönetilen bir film olup, genç bir kadının hayatının dört yılını anlatır. Bu film, Frances Ha’ya benzer bir yolculukla uyum sağlayamayan 30’lu yaşlardaki kadınlara ilham veren bir kendini bulma hikayesidir.
“A Woman Under the Influence” (1974), John Cassavetes’in yönettiği yıkıcı bir dramdır. Film, aşk, aile ve toplumsal beklentiler temalarını derinlemesine işler. Mabel’in zihinsel durumu evliliğini zorlayan ve yalnız hissetmesine neden olan bir konuyu ele alır. Film, insanlar arasındaki iletişim ve sahte hayatlar konularında sorgulamalara yol açar.
Bu filmler, kadın olmanın farklı yönlerini anlatırken beni derinden etkiledi. Her biri, kadınların deneyimlerini, duygularını ve güçlüklerini anlamamı sağladı. Bu filmlerin birçoğu, kadınlarla ilgili ön yargılara meydan okuyarak izleyicileri düşünmeye teşvik ediyor. Aynı zamanda, kadınların güçlendikleri, kendilerini keşfettikleri ve kabul ettikleri hikayeleri anlatarak da ilham veriyorlar. Bu filmler, kadınların deneyimlerini anlamak ve onlara daha fazla empati göstermek için harika bir fırsat sunuyor.
